Gündem

CHP’nin öğretmenlerin yaşadığı sorunların araştırılması önerisi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi

TBMM Genel Kurulu’nda bugün, CHP’nin öğretmenlerin özlük hakları, eğitimi, atama ve görevde yükselme gibi konulardaki tüm sorunlarının araştırılması amacıyla daha önce verdiği önergesinin öne alınması önerisi görüşüldü. CHP’nin önerisi, TBMM Genel Kurulu’nda AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.

Önergenin gerekçesini açıklayan CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya şunları söyledi:

“Dün Meclis’te bir basın toplantısı düzenledim. Basın toplasının konusu, 19 Kasım’da yapılan sınavlardı. Bu sınavın sınav olmadığını, 12 Aralık’taki açıklamanın, beklenmeden derhal yapılmasını gerektiği çağrısını yapmıştım. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer bu çağrıyı duymadı ama Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan bugün bu çağrıya yanıt verdi, sınav sonuçlarını açıkladı. Yapılan, bir sınav değildi. Yapılan, öğretmenlerin aklıyla alay etmekti. 432 bin 672 kişi uzmanlık sınavına girdi, 422 bin 368 kişi bugün sınavı kazanmış. 68 bin 67 kişi, uzman öğretmen olan, başöğretmenlik sınavına girer, bunların içerisinden de 66 bin 422 kişisi başöğretmen olur. Yani işin özeti; şu anda nur topu gibi uzman öğretmenlerimiz oldu. 516 bin 974 uzman öğretmenimiz var, 66 bin 679 başöğretmenimiz var.

Bir sınav ne için yapılır? Elemek için değil mi? Ayrıştırmak için. Peki bu sınavda bir eleme görüyor musunuz? Hayır. Peki nedir bu sınavın sonucu? Biz dedik ki Cumhuriyet Halk Partisi olarak, ‘Gelin, öğretmenlerden 10 yılını doldurmuş olanların maaşlarında 3 bin 169 lira artış yapalım’. 10 Ekim’de kanun teklifi verdik, dedik ki ‘10 yılın üzerinde olanların, 20’nci yılında olan öğretmenlerin maaşlarına da 4 bin 336 lira ilave olsun’. Ayrıca 7 ve 9’uncu derece arasında olanlara da 901 lira maaş artışı kanun teklifi verdik. Bu hâlâ komisyonda bekliyor. Bugün, ‘Öğretmenler Günü’nde tüm eğitim çalışanlarına bir maaş ikramiye verilsin’ diye kanun teklifi verdik. Eğer samimiysek, gerçekten para için bu sınavı yapmışsak niye bu sınava ihtiyaç duyduk?

Bakın, size öğretmen sorunuyla ilgili bir şey sunmak istiyorum: ‘Üzerimize düşen neyse yapmanın sözünü mertçe veriyorum. Öğretmenlerimizin her daim yanında olacağız, atanmayan hiçbir öğretmen bırakmayacağız. Sözleşmeli öğretmen, ücretli veya başka bir ad veya tanım altında hiçbir öğretmen kalmamalı, hepsi kadroya geçirilmelidir; kanaatimiz ve kararlılığımız budur.’ Bunu kim söylemiş olabilir? Devlet Bahçeli. Ne zaman söyledi? Salı günü grup toplantısında. Peki buradan çağrı yapıyorum; iktidar ortağınız Devlet Bahçeli’nin bu sözünün altına imza atıyor musunuz, atmıyor musunuz? Adalet ve Kalkınma Partisi sıralarında oturan milletvekillerinedir çağrım; bu sözün altına imza atıyorsanız gelin, öğretmenlerin sorunlarını araştıralım.

Ben, bugün üç okula gittim. Birisi Kurtuluş Şehit Albay Şentürk Aydınyer İlkokulu’na gittim. Daha sonra Keçiören’de iki okula gittim; Faik Erbağı İlkokulu ve Ortaokulu. 70 öğretmenle konuştum, öğretmenlerin söylediği şu; ‘Odayı görüyorsunuz, bizim hâlimizi görüyorsunuz. Biraz sonra zil çalacak, sınıflara gireceğiz. Sınıflara girdiğimizde her birimiz aynı işi yapacağız, aynı işi yapmamıza rağmen aynı ücreti alamayacağız. Parlamentodaki milletvekillerine söyleyin, öğretmenlerini aramasınlar, öğretmenlerinin ellerini öpmeye gitmesinler, eğer bizi seviyorlarsa araştırsınlar.’

Gelin, burada İYİ Parti, MHP, HDP, CHP, Adalet ve Kalkınma Partisi’nden oluşan bir komisyon kuralım. Okullara gidelim; öğretmen ne istiyor, derdi nedir? Bu atanmayan öğretmenler, Cumhuriyet’in 100’üncü yılında 100 bin atama bekliyor. Bu sese kulak verirseniz öğretmenlerinizin elini öpün. Bu sese kulak vermeyecekseniz öğretmenleri telefonla arayıp Öğretmenler Günü’nü kutlamayın, yalandan mesaj yayınlamayın.”

CHP’nin önerisi, görüşmelerin ardından AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu