
Şimdi çok net hatırlayamıyorum ama sanırım Gırgır dergisinin bir köşesinin adıydı; “Seçme Saçmalar”
70’li yıllarda çıkan mizah dergilerinin hepsinin sıkı takipçisiydim, Gırgır, Fırt, Çarşaf; tereddüt etmem ondan…
Bir gün gelecek oradaki esprilerin gerçek olacağı hiç aklıma gelmezdi…
Aslında siyasetçi nüktedan olmalı bence, hazırcevaplığının yanında zeki ve esprili olmalı…
Dünyada sayısız örnekleri var;
Wilson Churchill bunlardan biriydi…
Bir gün Avam Kamarası’nda konuşma yaparken, kadın parlamenterlerden biri laf atar Churchill’e…
– Pis sarhoş, in oradan!
Churchill sakince cevap verir,
– Benim sarhoşluğum birazdan geçecek, ama senin çirkinliğin asla geçmeyecek!
Bir zamanlar bizde de vardı böyle zeki ve hazırcevap siyasetçiler…
Meclis Başkanı, söz isteyen milletvekili Cihat Baban’ı kürsüye davet ederken soyadını yanlış söyler:
– Buyurun Sayın Cihat Yaban!
Cevap tam yerindedir:
– O yaban, baban olacak efendim!
Demirel’i de bu kategoriye koyabiliriz;
“Meseleleri mesele etmezseniz mesele olmaz”
Veya; Yunanistan’la Ege gerilimi konusunda gazetecilerin sorularından kaçışı da hafızalarımızdadır hâlâ:
“Ege bir Türk gölü değildir, Ege bir Yunan gölü de değildir, binanaleyh Ege bir göl değildir”
Şimdiki siyasetçiler öyle mi?
Gerçi komik olma konusunda geçmiştekilere fark atarlar ama, zekiliklerinden falan değil; tam tersi, IQ düzeylerinin düşüklüğünden…
Genellikle bir ayıbı, bir kabahati, bir suçu örtme çabalarında ele verirler zeka seviyelerini…
Ali İhsan Yavuz’u hepiniz hatırlıyorsunuz mesela;
İstanbul seçimlerinde zarfın içindeki 3 oy pusulasından ikisini geçerli, birinin geçersiz sayılmasını savunayım derken,
“Bir şey olmamışsa bile mutlaka bir şey olmuştur” demişti de, tüm ülkeyi neşeye boğmuştu…
Şimdi yeni rakipleri çıksa da, saçmalama konusunda şampiyonluğu mafyadan maaş alan siyasetçi ile gündeme geldikten sonra ortalıkta gözükmeyen Metin Külünk’e vermeli..
Aslında onun parlak zekası, ta 17/25 Aralık olaylarında, 8 yıl önce dikkatimi çekmişti…
AKP yanlıları rüşvet olaylarına bir bahane uydurup, savuşturma yollarını ararken, en ilginç, en akıllara durgunluk verici savunma ondan gelmişti:
“Herkesin suç işleme özgürlüğü vardır, bu özgürlüğü kimsenin elinden alamazsınız” demişti…
Yeni Tarım Bakanımız, “gıda konusunu siyasete malzeme yapmayın” derken saçmalama yarışında iddialı olduğunu kanıtlasa da bence yarışta ancak Maliye Bakanı Nebati’yi sollayabilir.
Ali İhsan Yavuz’a ve Metin Külünk’e yetişebilmesi için daha bir fırın ekmek yemesi gerekecek…
Şimdilerde Gırgır, Fırt, Çarşaf gibi mizah dergileri yok,
Zira AKP’li politikacılar bu görevi başarıyla yapıyor, üstelik bilabedel…