Gündem

Özgür Özel, Çorlu Davasını takip etti: Kararı seçimden sonraya kaçırdılar 25 Nisan günü ben yine buradayım

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, 7’si çocuk 25 kişinin yaşamını yitirdiği Çorlu tren katliamı hakkındaki yargılamayı takip etti. Karar duruşması olmasına rağmen sonucun seçim sonrasına bırakılması ve duruşma tarihi olarak 25 Nisan’ın belirlenmesine tepki gösteren Özel, “Kararı seçimden sonraya kaçırıyorsun. Bu kararı seçimden önce verip de toplumun senin ne yaptığını görüp, sandıkta senden hesap soracağını biliyorsun, ondan korkuyorsun. Yapacağınız rezillik ortaya çıktı, sandıktan sonraya kararı kaçırıyorsun. İstediğin yere kadar kaç, ben bu annelerle birlikte seni kovalamaya devam edeceğim” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, Tekirdağ Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ndeki Çorlu tren katliamı duruşmasına katıldı. Çorlu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmanın ardından açıklama yapan Özel, faciada yakınlarını kaybeden annelerin ellerini öptü. Özel, duruşmanın ardından yaptığı açıklamada, “Öncelikle bir kez daha buradaki herkesin, acılı ailelerin evlatlarını, eşlerini, ailelerini kaybetmiş olan herkesin acısını bir kez daha paylaşıyorum. Bu kazada hayatını kaybedenler, sakat kalanlar, bu kazadan sonra ömürleri boyunca bu travmayı atlatamayacak olanlar asıl ayağa kalktılar da buraya kadar geldi diye şaşacağınız analar burada dimdik adalet arıyorlar” dedi.

“BUNDAN SONRA HİÇBİR ANA AĞLAMASIN DİYE…”

“Bu kazada hayatını kaybeden, yakınlarını geri getirebilecekleri ya da 3 yaşında kolu kopan çocuğunun kolunu geri getirebileceği için gelmiyor buraya” diyen Özel, “Bundan sonra yaşanacak benzer bir faciaya engel olayım da ben yandım başka analar yanmasın, başka evlatlar yanmasın, başka gencecik canlar toprağa düşmesin, diye geliyorlar. Buradaki mücadeleyi acılı ailelerin yakarışları olarak duymayın. Bundan sonra hiçbir ana ağlamasın diye burada gelip duruyorlar, yürüyorlar, 19 duruşmadır burayı bırakmıyorlar” ifadesini kullandı. Özel, şunları söyledi:

“25 NİSAN GÜNÜ BEN YİNE BURADAYIM”

“Bugün karar duruşması dendi. Aileler zaten buradaydılar. Geldik, duruşma salonu ağzına kadar doluydu. Normalde zaten bugün karar vermeyecek olsa bunu avukatlara söyler, ‘Şöyle bir engelim var, 2 ay sonraya erteleyeceğim’ der, bu insanlara bu kadar zulmetmez. Köylerinden, evlerinden kalkıp yaşlı gözleriyle, bastonları, acıları ile buraya gelip bu insanlara yoklamayı alıp ‘2 ay sonraya erteledim’ demek vicdansızlıktır, korkaklıktır. 25 Nisan günü buradan size söz olsun, burada 100 kişiysek bin kişi olacağız, bin kişiysek 10 bin kişi olacağız. Bu kalabalıktan korkup da kaçanlar, şunu bilsinler 25 Nisan günü ben yine buradayım. Çok daha büyük bir çağrı ile çok daha kalabalık ailelerimizin yanında olacağız. Adalet arayışının yanında olacağız. Bu adaleti bu rayların altında bırakmayacağız. Bu rejime ezdirtmeyeceğiz. Ben buradan Tayyip Erdoğan’a bir çağrıda bulunuyorum. Ben salona bugün girdim ve tarafımı belli ettim. Ben evlatlarını kaybetmiş 2 annenin arasında oturdum. Sen de 25 Nisan günü gel, madem bu dava ile bu kadar ilgilisin. Bu dava yüzünden görevden alınan Genel Müdürü terfi ettirerek, Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğüne 4 gün önce getiriyorsun. Madem mafya filmlerindeki gibi semboller üzerinden konuşuyoruz. Sen diyorsun ya heyete, ‘Ben katilime bile sahip çıkarım, onu sana yargılatmam, hatta 4 gün önce terfi ettiririm, tarafım budur’, ben bugün tarafımı belli ettim, ailelerin yanında oturdum. Eğer şu kadar cesaretin varsa, şu kadar yüzün tutuyorsa, gerçekten o kadar cesursan, mafya filmlerindeki mafya liderleri gibi sembollerle mesaj verme. Gel tarafını göster. Yargılananların tarafına otur. Bu katilleri savunanların tarafına otur. Yanına da yargılatmadığın TCDD Genel Müdürünü, o günkü Bakanı, Binali Yıldırım’ı al. Yan yana, diz dize katillerin tarafına geçin ve esas sorumlular olarak en önde oturun, en önde. Bu ailelerin gözünün içine bakın ve ‘Bizim tarafımız bu’ deyin.”

“EZEN VE EZİLEN KARŞI KARŞIYAYSA, EZİLENDEN TARAFIZ”

“Şunu bilin ki ezen ve ezilen karşı karşıyaysa ezilenden tarafız. Ciğeri yanan ile o ciğerleri yakanlar karşı karşıyaysa ciğeri yanandan tarafız. Bir mağdur varsa, mağdurdan tarafız. Sen görülüyor ki hem bu mağdurların, hem bu tedbirler alınmadığı için yanacak diğer canların analarının, babalarının karşısındasın. Benim için senin karşında olmak namus ve şeref borcudur. Sonuna kadar bu tarafta duracağım. Eninde sonunda senden de bütün katillerden de, Soma, Hendek, Pamukova, Afyon patlamasının katillerinden de teker teker hesap soracağız. Bundan sonra bizim tarafımız belli, senin tarafın da belli oldu. Bu kararın 25 Nisan’a bırakılmasındaki esas mevzuyu biliyoruz. Kararı seçimden sonraya kaçırıyorsun. Bu kararı seçimden önce verip de toplumun senin ne yaptığını görüp, sandıkta senden hesap soracağını biliyorsun, ondan korkuyorsun. Yapacağınız rezillik ortaya çıktı, sandıktan sonraya kararı kaçırıyorsun. İstediğin yere kadar kaç, ben bu annelerle birlikte seni kovalamaya devam edeceğim.”

DAVA ÖNCESİ AÇIKLAMA-

Özel, duruşma öncesinde, ailelerle konuştu ve taleplerini dinledi. Faciada hayatını kaybeden Oğuz Arda Sel’in dedesi Mehmet Öz, Özgür Özel’den soru önergesi vermelerini istedi. Özel, “Araştırma önergesi verilip, Meclis’te bütün partilerden oluşan bir komisyon kurulsun, çalışılsın diye zaten arkadaşlarımız ilk günden beri üzerinde durdular. Gerekli çalışmaları yaptılar. Ama burada bir sorun var, esas yargılanması gerekenlere yargılanma izni verilmiyor. Dönemin şirketin genel müdürü hiç yargılanmadı, yargılanma izni verilmedi, bugün burada birinci sorumlu olması gereken kişi büyük mücadeleler sonucu 14 ay sonra görevden alınmıştı, 4 gün önce görevine iade edildi. Bu şu demek, siyasi iktidar bugün mahkemeye diyor ki ‘Ben suçlumun arkasındayım. Ben onu koruyorum. Ben onu kimseye vermedim, hatta ödüllendirdim. Genel müdür yaptım yine. Kararı da ona göre verin.’ Siyaset olsun diye söylemiyorum, benim söyleyebileceğim bir tek şey var, sadece şunun için söylüyorum. Türkiye’de bu tip olaylarla mücadele etmek için siyasetin, Meclis’in zorlanmadık bir kanalı kalmadı ama işlevsizleştirilen Meclis, önemsizleştirilen siyaset kurumu, duyulmayan itirazlara ses duyuracak bir kişi var, o da millet. Millet sandığa gittiğinde bunları cezalandırmazsa, bunlara ‘Evet bunlar yaşanıyor ama biz yine size oy veriyoruz’ denirse, bu duyarsızlık devam edecek” ifadesini kullandı. Özel, şunları kaydetti:

“MİLLETİN ARTIK ‘DUR’ DEMESİ LAZIM”

“Milletvekili elinden geleni yapıyor ama esas milletin elinden gelenden fazlasını yapıp artık bir ‘dur’ demesi lazım. Yoksa bu cezasızlık kültürü var ya, kazadan sorumlu olana ceza vermeme meselesi siyasette de gerçekleştiriyor. Soma’dan, Çorlu’dan sorumlu olana ceza vermezsen, Hendek’ten sorumlu olana ceza vermezsen, Afyon patlamasından sorumlu olana ceza vermezsen yani siyaseten bir cezasızlık. Biz ne yaparsak yapalım bize oy veriyorlar mantığı, bu işte anaların gözyaşına dönüşüyor. Ben bize oy versinler demiyorum ama kimi sorumlu görüyorlarsa onlardan önce bir hesap sorsunlar, biz elimizden geleni yapacağız. Ben senin hatırın için önümüzdeki hafta Meclis açık olursa, eğer kapatırlarsa ilk açıldığı gün vereceğim önergeyi göreceğiz. Ama sonuç her zamanki gibi aynı. AKP, MHP oylarıyla reddedildi, her zaman aynı şey oluyor. Yani hepimiz çok üzgünüz, yanınızdayız. Türk milleti yanınızda, arkanızda, herkesin canı yanıyor ama maalesef paranın gücü annelerin gözyaşını yeniyor bu ülkede. Benim de en çok içim bundan yanıyor. 301 kişi öldü Manisa’da, 83 blok dava takip ettim. Sizin bugün 19’uncu davanız, çok kıymetli buradaki ısrarınız. Siz burada kendiniz için durmuyorsunuz, bir sonraki kazada evladını kaybedecek anneler ve babalar için duruyorsunuz. Bir daha bu tekrarlanmasın diye duruyorsunuz, Soma’daki anneler evlatlarını geri getirmeyeceklerini biliyorlar ama bir daha maden kazası olmasın diye haykırıyor, yakarıyorlar. Kaybettiğimiz madenci başına 5,5 gün yattılar. 5,5 gün yattılar ve çıktılar. Şimdi içeride bir kişi yok. Baş sorumlu şimdi genel müdür koltuğunda oturuyor. Bu sabah televizyonları geçiyor, bakalım bugün haberlerde ne var, inşallah benimle ilgili bir şey demiyorlardır diye. Böyle bir zorluğun içindeyiz ama hep beraber göğüsleyeceğiz. Sizin dayanma gücünüzün, direncinizin karşısında saygı ile eğiliyoruz. Bir siyasi partinin iktidar olması önemli değil halka zulmedenin hesap vereceği bir iktidarın kurulması önemli.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu