
İktidar tarafından geçen günlerde açıklanan 250.000 sosyal konut kampanyası açıklandı. İktidarın 20 yıllık yönetiminden umudunu kesmiş bu süre içinde başını sokacak bir ev bulamamış milyonlar bu seçim vaadi projesine son bir umut olarak koştular. Bu gün itibari ile 5.000.000 (beş milyon) kişinin müracat ettiği basında yazıldı çizildi.
Oysa daha birkaç yıl önce 100.000 sosyal konut projesi safsatası ile benzer bir proje açıklandı, şu anki aynı bakan murat kurum ile meşhur ekonomi bakanımız damat Berat Albayrak kameraların önünde şaşa ile protokolü imzalayıp birbirlerine teslim etmişlerdi. Ne oldu? O kampanyanın da koca bir masal olduğu ortaya çıktı. TOKİ ye ulaşamayan, kurada adı çıkıp peşinatını yatırıp, inşaatına başlanmasını bırakın yeri bile belli olmayan projeler ile vatandaş uyutuldu. Kayseri Sarıoğlan TOKİ projesi bunun bir örneğidir.
İktidarın bu kampanyasında sektöre yakın biri olarak gözlemlediğim konular maalesef vatandaşın beklentisini boşa çıkaracak vaatlerle dolu olduğudur.
Öncelikle her başvurudan 500.TL alınacak, bu para kurada adı çıkmaz ise iade edilecektir. Kampanya bitene kadar 10 milyon müracat yapılır ise 5 milyar TL para toplanacaktır.
İşte tam da seçim öncesi toplanan bu para tek adam yönetiminde istediği şekilde yönetilip, istediği şekilde harcanacağından seçim finansmanında kullanılacaktır. Bir diğer konu ise son ekonomi kuramı mucizesi NAS ekonomisinin yarattığı tahribat ile 100 m2 evin sadece inşaat maliyetinin 750.000.TL ye ulaştığı sektörde, evlerin 350.000-400.000.TL ye satılacağı iddiasıdır. Oysa 6 ayda memur maaşına endekslenen taksitler ile bu fiyatın 240 ayda (20 yılda) en az 5 katına çıkacağı basit bir öngörü ile hesaplanmaktadır.
Tabiki burada asıl amaçlanan seçim öncesi müracat eden yoksulların umutlarını oya çevirmek, bize oy verir iseniz ucuza ev sabi olursunuz safsatasını yaymak, diğer bir yandan kaybederler ise de kazanan muhalefet ile soyulmuş, boş vaatlere ve yalanlara kanmış milyonları, muhalefet ile baş başa bırakıp , bu sorun yumağını da ortaya atıp kaçmaktır. Aynı maliye ve hazineyi bom boş ve talan edilerek bırakıp gidecekleri gibi, milyonların elinede bir başvuru makbuzu verip bu tür projeleride boş bir vaat olarak bırakıp gideceklerdir.
Vatandaş olarak, oy sandığına gitmeden vicdanlarımıza artık bu yalanlara karnımız doymadı mı diye sormak gerekmiyor mu?
Bu yalanlardan bazılarını hatırlayalım
**2002 yılında iktidara geldiklerinde bizzat akp genel başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından, TL ye güvenin, güçlü TL geliyor dediklerinde 1,4 TL olan dolar bu gün 18,3 TL olarak yaklaşık 13 katına çıkmadı mı?
**AB bakanlığını törenle kurup AB vatandaşlığı, vizesiz Avrupa vaadi ile yola çıkılıp, bu gün bırakın vatandaşlık ve vize hakkını, Avrupa’nın göçmen akımını durduran tampon devlet haline gelmedik mi?
**Kişi başı 25.000.$ gelir elde edeceğiz denilip, şu an 8.000.$ seviyesine kadar fakirleşmedik mi?
**15 temmuz mağdurlarına para toplayıp onların yaralarına derman olacağız denilip toplanan 6 yıl önceki 310.miyon TL yaklaşık 100 milyon dolar yandaşlar tarafından talan edilmedi mi?
**Devletin en değerli fabrikaları, sanayisi, mülkleri çerez parasına satılıp bu paralar yandaşlara aktarılıp yok edilmedi mi?
**İktidara geldiklerinde bitireceğiz dedikleri 120 milyar dolar dış borç 450 milyar dolara çıkmadı mı?
**Şu kardeşinize verin yetki, dolarla faizle enflasyonla nasıl mücadele edilir görün dedikten sonra Dolar 18,2 yi, ENAG’ın açıkladığı gerçek enjasyon %180 i ve Kur korumalı mevduata verilen gerçek faiz %80 i görmedi mi?
Boş vaatleri yazsak sayfalar almaz. Kısacası, Nepotizm dedikleri yandaşı, akrabayı kayırıp zenginleştirme ekonomisi sayesinde, ülkenin tüm değerleri talan edildi, sözde demokrasi ve din taciri vaat politikası ile uyutulan kitleler sayesinde iktidarını bugüne kadar getirenler bilmeli ki,
ARTIK YALANLARA KARNIMIZ TOK, HESAP GÜNÜ YAKIN
Halkımızın çektiği bu sıkıntılardan sonra, ayaklanacak sağ duyusu ile ,Türkiye tekrar çağdaş ve uygar dünya eksenine girerek, talancı ve din taciri iktidarı tarihin siyaset çöplüğüne yollayacaktır.
Yusuf Altınbulak