Selin Sayek Böke: Gücümüzle iktidar olmaya geliyoruz…
CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, CHP’nin 20. Olağanüstü Kurultayı’nda; “Bir değişim sürecinin içindeyiz. Katılımcılık zaman beklemez. Dün burada neredeyse oy birliğiyle bir tüzük değişikliği yaptık. Şimdi aynı katılımcılıkla değişimi devam ettirmeye, kurumsallaştırmaya ve bu gücümüzle iktidar olmaya geliyoruz” dedi.
CHP’de tüzük değişikliklerinin ardından, “İkinci Yüzyıl Değişim Kurultayı “ATO Congressium’da partinin program çalışmalarıyla devam ediyor. Açılış konuşmasını yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in ardından CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, parti programı çalışmaları hakkında bilgi verdi. Böke, delegelere katılımcı demokratikleşme vurgusunda bulunarak, Genel Sekreterlik makamının sorunlara çözüm noktasında eş güdümlü olarak çalışacağını ifade etti.
Selin Sayek Böke konuşmasında şunlara yer verdi:
İKTİDARIMIZIN HAZIRLIĞI İÇİN YENİLEYECEĞİMİZ BİR ÇALIŞTAY OLACAK
Heyecanım, bu kurultayın değişim iradesini, Türkiye’yi değiştirme iddiasını kararlılıkla, birlikte, sükunetle ve öz güvenle ortaya koymuş olmasından kaynaklanıyor. Bugünkü çalışmalarımız da ortaya koyduğumuz bu kararlılığı ve Türkiye iktidar iddiasını artık bir programa dökeceğimiz ve var olan programımızı Türkiye iktidarımızın hazırlığı için yenileyeceğimiz, güçlü adımları birlikte atacağımız bir çalıştay programı olacaktır. Sayın Genel Başkanımızın da bahsettiği gibi, biz değişimi sadece kişilerin değiştiği değil; tüzüğün, iş yapma biçimimizin, programımızın değiştiği ve en önemlisi bunların Türkiye’de değişimin yolunu açtığı bir kararlılık olarak tarif ediyoruz. Tam da bu kararlılıkla partimizde bu iş yapma biçimini kurumsallaştırmak üzere, Genel Sekreterliğimizin koordinasyon ve eşgüdümünde büyük bir kurumsal reformun da güçlü adımlarını bugüne kadar attık. Attığımız bu güçlü adımlar, sizlerin sahada yürüttüğü çalışmaları besleyen ve oradan beslenen, bunları bilimsel gerçeklik ve veriyle büyüten ve siyasetçilerle profesyoneller arasındaki dengeyi doğru bir zemine oturtan, seçilmişlerle atanmışların arasında ayrımı çok net ortaya koyan ve en önemlisi kapsayıcı, katılımcı, şeffaf, hesap verebilir yani Türkiye için kurduğu bütün hayalleri bugünden kendi içinde işleten bir büyük kurumsal reformu Genel Sekreterliğin eşgüdümünde adım adım inşa ettik. MYK’mızın, gölge kabinemizin, örgütümüzün yürütüyor olduğu bütün çalışmaları birleştiren, buluşturan, birbirinden güç almasını sağlayan tıkır tıkır işleyen bir saatin çarklarında büyüyen bir iddiayı kurumsallaştırıyoruz. Mesele bir kampanya stratejisi belirlemek olsa da, kampanyaya bir slogan bulmak olsa da, mesele; vatandaşın bugün yaşadığı sorunlara hızlı çözüm üretmek olsa da, mesele yarının iktidar iddiasının programını yazmak olsa da hep aynı anlayışla ve aynı üretim biçimiyle iş yapmanın kurumsal çerçevesini çizdik. İki dudağına baktıkları Cumhurbaşkanının söylemi dışında karar alınamayan bir düzen yerine birbiriyle konuşan ve seçilmiş olmanın siyasi sorumluluğunu omuzlarında taşıyan siyasetçilerin karar verdiği büyük bir eş güdüm mekanizmasını işlettik. Biz dün bu kurultaydan çıkmış tüzük değişikliği iradesinin ihtiyaç duyduğu adımları kurultayın bize Kasım’da vermiş olduğu değişim görevi ile ilk günden vakit kaybetmeksizin zaten yerine getirmeye başladık.
SOKAĞIN GÜCÜNÜ HATIRLATAN DEMOKRASİYİ HEP BİRLİKTE VAR ETTİK
Biz çareyi, sokaktan duyduğumuz sıkıntılara çareyi üreteceğimiz güçlü bir parlamentoyu var etme iddiasıyla Meclis’te uyguladık ama bununla kalmadık. Siyasetin bütüncüllüğü, değişimin ve bu yeni kurumsal anlayışın politikalara bütüncül bakan yaklaşımıyla büyük bir Emekli Mitingiyle milyonlarca emekliye ses olduk. Sokağın gücünü yeniden hatırlatan demokrasiyi hep birlikte var ettik. Ama eş güdüm burada bitmedi. SODEM’in hazırladığı emekli halk kart bilgileri raporuna dayanarak partide kurmuş olduğumuz Genel Sekreterliğimiz bünyesinden eş güdümü sağlanıyor olan Sosyal Demokrat Belediyecilik Eşgüdüm Konseyi kapsamında içinde 14 Büyükşehir başkanımızın ve Genel Merkezin yer aldığı Eş Güdüm Konseyinde emekli halk kart uygulamasının ilk adımlarını attık. Yani TBMM’de ‘var bir çaresi’ dedik, sokakta demokrasiyle ‘var bir çaresi’ dedik ve döndük yerel yönetimlerimizle uygulama ile ‘var bir çaresi’ dedik. Bu merkez- yerel dengesini kurumsallaştıran anlayışı Genel Sekreterlik bünyesinde oluşturulan bu Eş Güdüm ve Koordinasyon sistemiyle var ettik.
SÖZÜNÜZ MUTLAKA DUYULACAK VE DİNLENECEK
Bu siyaset anlayışının kökleri çok derin, 100 yıllık kocaman bir mirası taşıyoruz. Bu iki mirastan biri Cumhuriyet Halk Partisi ve Cumhuriyet’in kök değerleridir. O mirasın gücü asla değişmez. CHP’nin iktidar olmasından bağımsız olarak, söyleyecek sözü vardır, sorunlara çaresi vardır, bu çareyi sahada gerçeğe dökecek bir örgütlülüğü vardır. Biz çok güçlü bir program partisiyiz. Biz bir kişinin bin kişiye konuştuğu salonlar değil de bin kişinin birden sesinin duyulduğu bir toplantıyla iki gün boyunca birbirimizi duyalım istedik. Gerçekleştireceğimiz çalışmalarda onar kişilik masalarda, her masada sözünüzün havada bırakılmaması için bir raportör arkadaşımız olacak. Şu güvenceyle konuşmanızı isteriz; sözüm mutlaka duyulacak ve mutlaka dinlenecek. En büyük gücümüz kurumsallığımız… Bizler o masada eşitiz, hepimiz eşit ve katılımcı bir şekilde programımızı bugünden itibaren tartışmaya başlayacağız. Yönerge veren değil, kurultaydan bir yönerge alan bir yaklaşımla oturacağız.”
İKTİDAR OLMAYA GELİYORUZ
Dijital katılımın CHP Mobil uygulaması üzerinden aktif bir şekilde kullanılacağına dikkat çeken Böke, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Hep şu kararlılıktaydık; biz kurultayda buluştuğumuzda tüm delegelerimizin dijital demokratik katılıma nasıl erişeceğini bildiği, kullandığı ve ‘sözümü söyleyebileceğim yeni bir yol var’ diyebileceği bir gücü hissettirmekti. Dijitalde sadece birbirimizin fikrini sorduğumuz değil; fikri olanın fikrine dair bilgiyi de duyduğumuz, buna dair kendimizi sınadığımız, kendi siyasi iddiamızı da büyüttüğümüz yeni bir platformu da bugün itibarıyla sislere sunuyoruz. Biz sadece Türkiye’de iktidar iddiası ortaya koymuyoruz, dünyada sosyal demokrasiye yön verme iddiasıyla ve sorunlar birlikte çare üretmeye de liderlik yapma iddiasıyla buradayız. Bir değişim sürecinin içindeyiz. Katılımcılık zaman beklemez. Dün burada neredeyse oy birliğiyle bir tüzük değişikliği yaptık. Şimdi aynı katılımcılıkla değişimi devam ettirmeye, kurumsallaştırmaya ve bu gücümüzle iktidar olmaya geliyoruz.”