CHP’li Halıcı’dan Bakan Tekin’in yanıtına tepki: Bir rektöre ayda 1 milyon 200 bin TL döner sermayeden ödeme yapılması normal mi?
CHP Isparta Milletvekili Hikmet Yalım Halıcı, Çankırı Karatekin Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi’ye döner sermayeden aylık 1 milyon 200 bin TL’yi aşan ödeme yapıldığı iddiasına ilişkin soru önergesine Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “Üniversite yönetim kurulunun uygun gördüğü birimin döner sermaye hesabından yönetici payı olarak ödeme yapılır” yanıtı verdiğini belirterek “Bu iktidar, üniversiteleri bilim üreten kurumlar olarak değil, kendi yandaşları için kurdukları gelir kapısı olarak görüyor” dedi.
CHP Isparta Milletvekili Hikmet Yalım Halıcı, Çankırı Karatekin Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi’ye döner sermayeden aylık 1 milyon 200 bin TL’yi aşan ödemeler yapıldığı iddialarını Meclis gündemine getirmiş, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi vermişti. Halıcı, döner sermaye gelirine katkı sağlayan akademisyenlere neden ödeme yapılmadığı, itiraz eden personelin neden cezalandırıldığı ve iddialara yönelik bir soruşturma başlatılıp başlatılmadığını sormuştu.
Halıcı, Bakan Tekin’in yanıtıyla ilgili açıklama yaptı. Halıcı, Tekin’in rektörlere yapılacak ek ödemelerin “mevzuat çerçevesinde ve belirlenen oranlarla sınırlı” olduğunu belirterek “Üniversite yönetim kurulunun uygun gördüğü birimin döner sermaye hesabından yönetici payı olarak ödeme yapılır” yanıtını verdiğini belirtti.
Halıcı, bakanlığın bu ödemeleri açıkça kabul ettiğini ve hiçbir sorun görmediğini vurgulayarak şunları söyledi:
“Bir rektöre ayda 1 milyon 200 bin TL döner sermayeden ödeme yapılması normal mi? Üniversite dediğiniz yer bilim üretir, eş dost zengin etmek için kurulmaz. Bu iddiaları araştırmak yerine ‘mevzuata uygun’ demek, kamu kaynaklarının nasıl hoyratça harcandığını gösteriyor. Üniversitede adeta çifte standart uygulanmış. Rektöre milyonlarca lira aktarılırken, emeğiyle katkı sunan akademisyenler yok sayılmış. Üstelik buna itiraz eden personele mobbing uygulanmış. Bu artık sadece etik değil, ciddi bir kamu zararı meselesidir. Bu olay yalnızca bir üniversiteyle sınırlı kalmayabilir. Bakanlık derhal üniversitelerdeki döner sermaye uygulamalarını mercek altına almalı. Aksi halde bu düzen, bilimin değil yandaşlığın ödüllendirildiği bir yapıya dönüşür.”
